TSL-İlk Milli Ara Öncesi (ADS, Göztepe, Rize, Alanya Maçları) + Kasımpaşa maçı
Herkese merhaba,
Kaos dolu Türkiye Süper Ligi başladı. Bu yıl hangi rezillikler göreceğiz bakalım. FB-GS hakem kavgası henüz ilk haftadan seviyesizce başladı. Yeni TFFnin tutumu da bu haftadan sonra belli olacaktır diye düşünüyorum.
1.HAFTA - Fenerbahçe 1-0 Adana Demirspor
Adana Demirspor'a (ADS) kısa bir değinmek gerekirse, kaos ve finansal zorluklarla geçen bir sezonun ardından, bu sezona da transfer yasağıyla başladılar. Birçok oyuncu takımdan ayrıldı ve yeni transferler yapılamadı. Ancak bu durumun olumlu yanı, takımın birbirini tanıyan oyunculardan oluşması. Dezavantaj ise dar ve yetersiz bir kadroya sahip olmaları. Transfer dönemi sona erdiğinde ADS'nin kadrosu nasıl şekillenecek, bunu öngörmek şu an zor.
Fenerbahçe bu maça, daha önce hiç denemediği bir formasyon ve oyun anlayışıyla çıktı. Kadro kağıt üzerinde oldukça ofansif görünüyordu, ki bu tür bir kadroyu iç saha maçlarında sıkça görebiliriz. Defansın üçlenmesi bu maçta yoktu ve bunun ana nedeni İsmail Yüksek'in bu role uygun olmamasıydı. İsmail, orta sahayı tek başına domine edebilecek bir oyuncu, ve teknik direktör Jorge Jesus da ona bu doğrultuda bir rol biçmiş. Fred'in rolünü Szymanski'ye devretmişti ve oyunun ileri bölgede oynanacağı düşüncesiyle hareket ettikleri açıktı. Tadić 10 numara pozisyonunda, İrfan Can Kahveci sağda, Allan Saint-Maximin (ASM) ise solda yer aldı ve üçü de oldukça iyi performans sergiledi. Dzeko ise forvet olarak görevini yaptı ve golünü attı. Ancak hücumda özellikle ilk yarıda dominant bir oyun sergilemelerine rağmen net gol pozisyonları bulmakta zorlandılar. Bu durumun, takım içi uyum eksikliğinden kaynaklandığını söylemek mümkün. Özellikle İrfan Can ve Tadić'in, savunmanın arkasına yaptığı koşulara gerekli pasların gelmediğini birçok kez gördük.
ASM'nin performansı, doğal olarak en dikkat çeken nokta oldu. Uzun zamandır böyle bir yeteneği Fenerbahçe formasıyla izlememiştik. Ancak bir o kadar etkili bir oyun sergileyen bir diğer isim de İrfan Can Kahveci'ydi. ASM'yi bire bir pozisyonlara bırakacak uzun pasları mükemmel şekilde dağıttı.
Ferdi Kadıoğlu'na da ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Teknik direktörün onu alkışlatmak için oyundan alması ve maç sonu taraftarın yoğun sevgisi, Ferdi'yle ilgili transfer görüşmelerinin ilerlediğine dair bir işaret olabilir. Eğer ayrılırsa, her şey için teşekkürler Ferdi Kadıoğlu. İlk 3 yılı pek parlak değildi, ancak son 3 yılda sergilediği performans muhteşemdi. Senin yerin Fenerbahçe'de hep özel kalacak.
Takım henüz tam olarak hazır değil ve oyun oturmuş değil, ancak galibiyet ve 3 puanla başlamak önemli. İlk 10 haftanın zorlu geçeceği aşikar, neler göreceğimizi birlikte izleyip göreceğiz.
Ek not olarak, Mourinho basın toplantılarına sert bir üslupla başladı. Bu sadece bir başlangıç olabilir, benden söylemesi.
2.HAFTA - Göztepe 2-2 Fenerbahçe
Fenerbahçe 120 dk sonunda elendiği Lille maçı sonrası Göztepe deplasmanına çıktı. Mou bu maça da önceki maçlardan farklı bir yapı ve oyuncu grubuyla çıktı.
Fenerbahçe'ye değinmeden önce Göztepe'nin geçen sezondan gelen oyun planına değinmek istiyorum. 5li savunma dizilişiyle oynan İzmir ekibi oyun kurulumuyla uğraşmayan ekiplerden. En temel prensibi geride az sayıda pasla rakibini biraz üzerine çekip akabinde Kubilay'a uzun top atmak. Kubilay uzun ve yüksek topu alma konusunda başarılı bir oyuncu. Ayrıca Kubilay'ın alamadığı veya defanstan seken topları da almak için diğer 4 oyuncu sürekli prese hazır halde bekliyor. Takımın X faktörü ise sol bekleri. Oyunu sağa yığdıktan sonra solda izole bekleyen oyuncuya hızla dönüyorlar.
Maça Fenerbahçe yukarıda değindiğim gibi farklı bir düzende başladı. Tahminimce bu uzun yüksek topları aldırmamak için Becao tercih edildi. Hücumda 5li savunmayı rahatsız etmek için sağ kanat forvet pozisyonunda En-Neysri ilk 11de başladı. Özellikle ilk yarıda sürekli forveti çiftleyen oyuncu attığı golle beraber etkili bir oyun ortaya koydu. İkinci yarı daha çok çizgiye hapsolunca etkisizleşti. ASM solda yine 1e1 leriyle rakibin dengesini bozmak için sahadaydı. Fred'in yokluğunda Szymanski geri çekildi, onun yerine ise hücum beyni Tadic sahadaydı.
İlk yarıyı yöneten, yönlendiren Fenerbahçe oldu. İlk yarının sonunda ise istediği skoru 0-2 bulmuştu.
İkinci yarıya da Fenerbahçe baskın başladı, arka arkaya kaçırdığı 3 net gol pozisyonu var. Akabinde gelen ve gelmeyen değişikliklerle oyun Göztepe'ye döndü. Göztepe sahaya giren oyuncularıyla orta saha merkezini 1e indirip riskleri aldı. Burada başta Dzeko olmak üzere yorulan oyuncuları değiştirmesini bekledim Mourinho'nun ama olmadı. Değişiklikler benim beklediğim zamandan sonra ve beklemediğim isimlerle oldu. Göztepe skoru 1-2ye getirdikten sonra oyuna tamamen hakim oldu. İzlerken hepimiz Göztepe'nin 2.gole yakın olduğu hissettik. 89da Cenk'in karşı karşıya kaçırdığı pozisyon da Göztepe'nin inancına katkı yaptı ve uzatmalarda aradıkları golü buldular ve Fenerbahçe sezonun ilk puan kaybını yaşadı.
Puan kaybında ana etken bence oyuna geç ve yanlış müdahalelerde bulunan Mourinho oldu.
HAKEM: Maç henüz 0-0ken En-Neysriye yapılan müdahale penaltı ve kırmızı kart olmalıydı. Ancak yan hakemin eli ishal olmuş gibi sürekli bayrağını kullandığı için ofsayt kararı verildi. Yanlış bir ofsayt bayrağı idi. VAR protokolü sonrası yan hakemlerin bayraklarını ota boka kaldırmaları aşırı sinirimi bozuyor. Çok açık metrelik pozisyon değilse o bayrağı gerekirse bir yerinize sokun ama kaldırmayın. Senin artık egon mudur tembelliğin midir nedir o bayrağı kaldırdığın için (bir de yanlış yani) penaltı ve kırmızı kart kaçtı.
Göztepe'nin iptal edilen golünde karar doğruydu. Kubilay topu ayağından açınca İsmail topla Kubilay arasına giriyor. Tekrardan da çok net görülüyor ki Kubilay da topa hamle yapmayı bırakıyor, top İsmail'in kontrolünde. Sonrasında Kubilay'ın ayağı İsmail'e çarpıyor, İsmail dengesini kaybediyor ve düşüyor. Top boşta kalınca Kubilay hareketleniyor ve pozisyon başlıyor. Bu çok net bir gol iptali.
3.HAFTA - Rizespor 0-5 Fenerbahçe
Fenerbahçe Fred'in yıldızlaştığı maçta ligin ilk 2 haftasında belki de en iyi top oynayan takımı Rizespor'u deplasmanda farklı skorla geçmeyi başardı.
Rizespor hocası İlhan Palut'la beraber ne oynadığını bilen ama kendi oyun planı dışına çıkmayan bir ekip. Bu nedenle de İlhan Palut'un takımları büyük rakiplerine karşı oynadıkları maçlarda farklı mağlup oluyorlar. Çünkü oynamak istedikleri oyundan vazgeçmiyorlar ama kaliteleri de bu maçlarda yetersiz kalıyor.
Fenerbahçe maça Fred'e kavuşmuş olarak artık tahmin edebildiğimiz 11i ve düzeni ile başladı. Rize'nin kendi oyununu oynama çabasıyla da kalitesini ortaya koyup oyunun üstünlüğünü hemen eline aldı. Fred'in uzaktan attığı gol de skorda üstünlüğü ele almasını sağladı. Düzgün bir hakem yönetimi olsa ilk yarıda skor 3-4e gidecekti. İkinci yarıya da üstün başlayan Fenerbahçe 53te 2. 66da ise 5. golü bularak maçı bitirdi. Tribünlerden kendi oyuncularına gelen tepkilerden sonra Fenerbahçeli oyuncular maçı tamamen rölantiye aldılar ve maç aslında orada bitti.
HAKEM: Bu maçın hakemi ilk hafta GSyi pamuklara saran Turgut Domandı. İlk yarıyı katletti. İkinci yarı Fenerbahçe golleri bulmasa katletmeye de devam edecekti. İlk yarıda Fred'e, Jayden'a ve Djiku'ya yapılan 3 net penaltıyı vermedi. Allah belanı versin ama yani. Bu kadar kötüysen sana da sana maç yönettirene de bela okurum ben. Ajandanızda boğulun ya.
4.HAFTA - Fenerbahçe 3-0 Alanyaspor
Yorumlar
Yorum Gönder