Avrupa Ligi Grup Aşaması 5.Maç - Fenerbahçe 3-3 Rennes
Herkese merhaba,
NE MAÇ OLDU YİNE, tüylerim hala diken diken. Fenerbahçe ve Rennes 4. hafta itibariyle gruptan çıkmayı garantileyip 5.maça Kadıköy'de liderlik için çıktı. Ben kura çekildiğinde de Rennes takımının bu grubun en güçlü takımı olduğunu düşünüyordum ve Rennes 1, biz 2 oluruz diye tahmin ediyordum. Ancak Jesus yönetimindeki Fenerbahçemiz bizi o kadar mutlu ediyor ki bu maç öncesinde de gayet güçlü bir ümidimiz vardı. Ben %60-40 Rennes galibiyeti bekliyordum açıkçası. Maç öncesi kardeşimle yaptığım konuşmada o da tam tersi görüş bildirince ben de o zaman beraberlik hayırlı olsun dedim ama bu inanılmaz maçı tahmin etmedim tabi ki.
Her zamanki gibi ilk 11ler ile başlayalım. Fenerbahçemiz grubun liderlik maçına 3 stoperli 3-5-2/3-4-1-2 kırması düzeniyle çıktı. Kalede Altay, stoperler Serdar Aziz-Gustavo-Attila, sağda Osayi, solda Lincoln, ortada Arao-Crespo, hücumda ise İCK-Valencia-Pedro 11iyle sahaya çıktı. Dakika 61'de maç 3-1 iken Fenerbahçe 3 oyuncu değiştirecekti. Kenarda Zajc, Bats, Emre Mor vardı. Ancak o anda maçın kaderini değiştiren olay oldu ve Gustavo sakatlandı. Öyle olunca Jesus hemen 4. oyuncu olarak Alioski'yi de yazdırdı değişiklik listesine. Dk 61'de Jesus 5 hakkının 4ünü kullanmış oldu böylece. Sakatlanan Gustavo'nun yanında çıkan diğer oyuncular İCK, Pedro ve sakatlıktan yeni çıkan Arao oldu. Bu değişikliklerle birlikte 4-4-2ye döndü Fenerbahçe. Altay-Osayi-Serdar-Attila-Alioski-Emre Mor-Zajc-Crespo-Lincoln-Bats-Valencia. Dakika 78'de JJ son hamlesini yaptı ve wonderkid Arda Güler'i Lincoln yerine oyuna aldı.
İstatistiklere geçmeden önce maçın psikolojik etkisini anlatmak istiyorum. Fenerbahçe Avrupa'da 4 maç sonunda gruptan çıkmayı garantilemişken, Fransa'nın parlayan yıldızı Rennes karşısında 3-0 geriden gelip 3-3 yaptı. Süre yetse 4e yakın taraf da bizdik. İlk maçta da 2-0dan 2-2ye geldiğimizi düşünecek olursak burada çok büyük bir mental dayanıklılıkktan söz etmeliyiz. Rennes gerek bütçe gerek oyun olarak TSL ekiplerinin kat be kat üstünde bir takım. Atletizm olarak Avrupa'nın en iyilerindenler. Gol atma becerisi olarak Fransa'nın PSG'den sonra 2. takımılar ve biz bu takıma önce 2-0dan şimdi de 3-0dan döndük. Ligdeki diğer takımların taraftarları maç 3-0 iken attıkları tweetleri maç sonunda patır patır sildiler ve biz bunları nasıl yeneriz karamsarlığına düştüler. Kardeşimle yaptığım maç içi konuşmadan da bahsetmek istiyorum. Maç 1,2,3 oldukça kardeşim sen haklıymışsın yediler bizi tarzı mesajlar attı. 3-0 olunca da kırmızı vs olmazsa bu maç rezilliğe gidebilir izlemesem mi dedi. Ben de yenilebiliriz önemli değil ama takımın bu skora ve duruma karşı duruşunu, tavrını merak ettiğimi sırf bunun için bile izlemek gerektiğini söyledim. Skor 3-1 olduğunda ise "3-3 is loading" diyerek hem takıma inancımı gösterdim hem de maç önü sohbetimize göndermede bulundum.
Momentum haritasına bakacak olursak Avrupa Liginde Rennes takımına karşı oyunun hakimiyeti Fenerbahçe'mizdeydi.
Fenerbahçemiz maçı 6sı isabetli, 3ü bloklu toplam 14 şutla tamamladı ve bu 14 şutun 11i ceza sahası içindendi. Rennes takımı ise 4ü isabetli 6 şut çekerek ilk 3 şutlarında 3 isabet ve 3 gol bularak tarifsiz bir başarı yüzdesi yakaladı. Topla oynamada Fenerbahçemiz %62 ile öndeyken pas sayılarında da 517ye 321 olarak önde olan takımdı. Fenerbahçemiz %83 ile isabetli pas yaparken bu oran Rennes takımında %75te kaldı ki bu bize Fenerbahçe'nin Rennes takımını dahi yaptığı baskılı oyunla bozduğunu gösteriyor.
Gelelim maçtaki önemli anlara. Öncelikle bu maça da çizilmiş bir santra organizasyonu ile başladığımızı söylemek istiyorum. Bunları görmek beni inanılmaz mutlu ediyor. Dakika 5'te Rennes takımı 1-0 öne geçti. Gustavo topu orta yuvarlaktaki boş İCK'ya oynadı, İCK bana göre net bir faullü müdahale ile topu kaybetti, Rennes'li oyuncu topu soldan bindiren sol bekin önüne yuvarladı, topu kontrol eden oyuncu hızla çizgiye hareketlendi ve hiç zaman kaybetmeden topu içeri çevirdi. 6 pas ile penaltı noktası arasında alanda bomboş olan Gouri gelişine sert vurdu ve topu üst ağlara yolladı. Dk 8'de Attila topla beraber iyi çıktı, rakip sahaya geçer geçmez topu önünde merkezde olan İCK'ya oynadı. İCK sağdan bomboş şekilde bindiren Osayi'ye oynadı. Osayi rakibini geçip içeri çevirdi, rakip stoper Pedro'dan önce araya girip topu kornere gönderdi. Dk 10'da Rennes takımı yine golü buldu. Ön liberoları sol taç çizgisine doğru uzun oynadı, Terrier topu kontrol edip ceza sahasına doğru koşu atan arkadaşına oynadı. Rennes'li oyuncu tek pasla Gouri'ye oynadı, Gouri aynı şekilde tekte yaydaki Meyer'i gördü. Meyer olağan üstü bir vuruşla topu Altay'ın bakışları altında üst ağlara gönderdi. Ceza sahası dışından topu üst ağlara göndermek gerçekten büyük başarı. Ancak yapılan VAR kontrolünde Terrier'in ofsaytta olduğu anlaşıldı ve bu gol geçeriz oldu. Dk 13'de etkili gelen İCK ile Fenerbahçemiz oldu. Arao kaptığı topu orta yuvarlaktaki İCK'ya oynadı. İCK rakip yarı saha boyunca topu sürdü ve kaleyi karşısına aldığında uzaktan şansını denedi ancak top az farkla auta gitti. Dk15de Altay'ın uzun topu Valencia'da kaldı. Valencia sağ taç çizgisinden içeri ortaladı. Pedro istediği gibi vuramadı ve top auta gitti. Dk 16'da Rennes takımının atağında sağ bek Traore yerden sert çapraz bir topla savunma arkasına koşu atan Gouri'ye oynadı. Gouri topu kontrol edip Serdar'ı sırtına alıp bomboş koşu atan Terrier'i gördü ve Terrier penaltı noktasından bomboş vaziyette çektiği şutla Altay'ı mağlup edip skoru 2-0a getirdi. Dk 20'de Fenerbahçe bir kez daha gole yaklaştı ki bence bu en çok yaklaştığı andı. Serdar Aziz'in sağdan kestiği ortada (evet Serdar Aziz) kaleci Mandanda topu istediği gibi çelemedi ve top sola Lincoln'e geldi, Lincoln bekletmeden yerden sert biçimde Valencia'ya oynadı. Valencia boş olmasına rağmen bıraksa Pedro vuracak olmasına rağmen cılız bir topu şutuyla topu çizgideki Rennes'li oyuncuya "pasladı". Dk 25'te gole yaklaşan isim Osayi oldu. Kullanılan kornerde topu alan Osayi 2 oyuncuyu çalımlayıp dar açıdan sol ayağıyla kaleyi denedi ama top az farkla üstten auta gitti. Dk 30'da Rennes takımı Fenerbahçe baskısını merkezden sol içe yerden tek pasla bypass etti. Top geçtiğinde 3'e 4 yakaladı Rennes takımı. Oyuncu topu biraz sürüp bu sefer yine yerden sert pasla bu kez merkezden sağa olacak şekilde Terrier ile buluşturdu. Bu pas Terrier'e geçtiğinde bazı oyuncular farklı olsa da yine 3e4 idi Rennes takımı. Fenerbahçe savunması Gustavo önderliğinde geri koşarken Gouri kendini geri bıraktı ve bomboş kaldı. Gelen pasa tekte harika vurdu, Altay'ın sağ direk dibinde olmasından faydalanıp sol direk dibine (gerçekten dibine top direğe temas ederek yan ağlara gitti) tekte harika bıraktı ve skoru 3-0'a getirdi. Bu anda Fenerbahçelilerin çoğu ümitsiz, rakip takım taraftarları keyifliydi. Dakika 35'te Pedro önünde bulduğu topu rakiplerin arasından geçerek sürdü ve Valencia'ya oynadı, Valencia topu fazla açınca top kaleci Mandanda da kaldı. Bu pozisyonda Mandanda ve Valencia çarpıştı. Dakika 42'de aut çizgisine yakın bir yerde ceza sahası çizgisinin hemen dışından İCK'nın kullandığı serbest vuruşta Fenerbahçe yine çalışılmış bir setle golü buldu. Arao ve Attila rakibi blokladı, Pedro öne koşup zıpladı ama vuramadı, Valencia ortada zıpladı ve kafayı vurarak skoru 3-1e getirdi. Dakika 45'te Rennes bir kez daha gole yaklaştı. Savunma arkasına oynanan pasta Gouri topu kontrol etti, Altay ile karşı karşıya vurdu ama top yan ağlara gitti. 45+2de gole yaklaşan bu sefer bizdik. İCK 2 kişinin arasına girdi ve yerde kaldı, top yanındaki Pedro'nun önünde kaldı. Pedro şık bir hareketle rakip oyuncuyu geçti ve topu biraz sürüp ceza sahasına koşu atan Crespo'ya oynadı. Crespo topu ceza sahasının içinde aldı, 6 pasa kadar gitti nasıl/nereye vuracağına karar veremedi sonunda şutu vurduğunda karşısındaki defansın bacağına çarpıp kornere çıktı. Crespo içeri hareketlendiğinde Valencia kendini penaltı noktasına atmış ve bomboş kalmıştı. Crespo Valencia'ya çıkarsa Ekvatorlu oyuncu büyük bir fırsat yakalardı.
İkinci yarı sakin başladı desek doğru olur. Zaten tüm yarı boyunca Fenerbahçe Rennes takımın isabetli şut çekmesine izin vermedi. İkinci yarının ilk kısmı pozisyonsuz geçerken yapılan 4 değişiklik sonrası Fenerbahçe'nin 4lüye dönmesi Rennes'i hazırlıksız yakaladı. Özellike Emre Mor'un driblingleri ve Bats'ın hareketliliği ile baş etmekte zorlandılar. İlk tehlikeli atak dk 71de geldi. Alioski Bats'a oynadı, Bats kötü kontrol etti top açıldı ama Lincoln'de kaldı. Lincol önce soldan bindiren Alioski'ye oynamak istedi ancak rakibin orayı kapttığını görünce kendi etrafında dönerek sağdaki Emre Mor'a oynadı. Emre Mor sağdan bindiren Osayi'ye oynamak yerine yerden çapraz pasla ceza sahasına koşu atan Bats'ı buluşturmak istedi ancak Bats'î geçen top arkada Valencia ile buluştu. Dar açıdan kaleci ile karşı karşıya kalan Ekvatorlu oyuncu kötü bir vuruşla topu auta gönderdi. Dakika 80de ikinci yarıdaki ikinci tehlikeli atağımızı yaptık. Alioski'nin ortasını rakip savunma kafayla karşıladı ve top havalandı. Topu Bats takip etti, rakip stoperi sırtına aldı, yerde seken top Bats'ın tarafına sekti, Bats bir anda dönerek süpriz bir vuruş çıkardı direk dibine ancak oyuna sonradan giren Doğan Alemdar çok iyi uzanarak topu çıkardı. Dakika 82'de Fenerbahçe'nin kazandığı serbest vuruşta topun başına Zajc ve Arda geçtiler. Topa vuran isim Zajc oldu ve inanılmaz bir vuruşla topu yan direk dibine gönderdi Doğan Alemdar uzandı hatta dokundu ama topu çıkaramadı. Dk 88de Arda yay üzerindeki Valencia'ya oynadı, Valencia yanında ceza sahasına doğru koşu atan Zajc'ı görmek istedi ama çok kötü bir pas atınca top arkasına düştü ve Rennes'li oyunculara geçti. İlk baskıyı Crespo yaptı, oyuncu baskıdan kaçmak için yanındaki takım arkadaşına pas verdi. Crespo baskısını sürdürdü ve kötü kontrol yapıp topu ayağından azcık açmasını fırsat bilerek topa dokundu ve önündeki Emre Mor'a kazandırdı. Emre topla beraber ceza sahasına girerken Bats Emre'ye çıkmak isteyen defans oyuncusunu sırtına alıp perdeleme yaptı ve Emre'ye şut çekecek bir alan ve zaman yarattı. Emre de son derece soğukkanlı bir şekilde uzak direğe doğru vurdu ve skoru 3-3e getirdi. Bu gol liderlik maçından 3-0dan bizi geri döndüren gol olmasının dışında Jesus hocamın sene başından beri en çok sevindiği gol olmuş olabilir. Fiziki olarak sevindi bir gole Portekizli teknik adam.
Umarım bu inanılmaz maçı gözünüzde canlandıracak şekilde yazabilmişimdir. Bu maç sonunda Fenerbahçe'miz son maçlara +1 averaj farkla lider olarak girdi. 3 Kasım Perşembe Fenerbahçemiz Polonya'da Kyiv ile oynarken aynı anda Rennes takımı da 3.lüğü garantileyen Kıbrıs Rum Kesimi temsilcisi AEK Larnaca ile karşılaşacak. Alınacak skorlara göre lideri kartların bile belirleme durumu var öyle bir çılgınlık yaşanabilir.
Yorumlar
Yorum Gönder