TSL-W10-Ankaragücü 0-3 Fenerbahçe

 Herkese merhaba,

    Türkiye Süper Liginin 10. haftasında Fenerbahçemiz Ankaragücüne konuk oldu. Son 3 maçın 2sini kazanan, Ömer Erdoğan ile birlikte çıkış yakalayan Ankara'nın sarı lacivertli temsilcisine karşı Galatasaray ve Konya'nın kaybettiği, Beşiktaş ile Trabzonspor'un berabere kaldığı haftada Fenerbahçemiz AEK maçı dönüşünde Zajc, Arao, King, Peres, MHY ve Emre Mor'dan yoksun olarak sahaya çıktı. 

    JJ bu maç için takımı 3 stoperli düzeniyle sahaya sürdü. Fenerbahçe'mizin 11i şu şekilde oldu. Kalede Altay, stoperler Serdar Aziz-Gustavo-Attila, sağ kanat bek Osayi, sol kanat bek Ferdi, orta ikili Crespo-Lincoln, hücum hattı ise İCK-Valencia ve Batshuayi. Değişiklikler dakika 66da forvet ikilisinin değişimi ile başladı Bats ve Valencia çıkarken yerlerine Rossi ile Pedro oyuna dahil oldu. 72'de İCK yerine İsmail Yüksek'in oyuna dahil olmasıyla takımımız 5-4-1 düzenine döndü. Son 2 değişiklik 90+4 yapılan Alioski ve Arda Gülerin Lincoln ve Osayi'nin yerine oyuna dahil olmasıydı ancak hiç bir etki yoktu. Arda topa değmedi hatta.

    Önce maçın genel izlenimlerini, sonra istatistikleri, daha sonra ise önemli pozisyonlara değinmek istiyorum. Maçtan sonra ben ve arkadaş çevrem dahil olmak üzere sosyal medyada gördüğüm genel imaj aynıydı. " Ya kazandık ama bugün iyi oynamadık". Öncelikle bu yaptığımızın adı şımarıklık. JJ ve bu sezonki Fenerbahçe bizi öyle bir oyuna alıştırdı ki bugün takım 2.viteste oynayınca burun kıvırdık. Yazının başını tekrar okuyun lütfen. Ligin ilk 7sindeki 6 takımın 4ünün puan kaybettiği, ana rotasyondan 6 oyuncumuzun olmadığı, Perşembe günü Güney Kıbrıs deplasmanından önce Yunanistan'a sonra İstanbul'a sonra da Ankara'ya gelmiş, 15.günde 5.maçına çıkan bir takımız ve acaba takılır mıyız, takılırsak sürpriz olmaz denilen, son 3 maçın 2sini kazanmış, sene başı beklentilerinin altında kalmış ama hoca değişimi ile birlikte önce oyununu toplamış ve hafiften çıkışa geçmiş üstüne üstlük kadrosunda Galatasaray'dan kiralık oyuncular bulunduran bir takımı 3-0 yendik. Açık açık soruyorum maç öncesi biz bu maçı 3-0 kazacağız ancak oyun pek tatmin etmeyecek sorun olur mu diye sorsalardı kaçımız itiraz ederdik?

    Gelelim maça. Bir kere kabul etmemiz lazım ki ilk yarı ile ikinci yarı birbirinden farklı iki maç oynandı. İlk yarıda henüz 3.dakikada gelen gol sonrası FB oyunu rölantiye aldı. Ankaragücü yüklenen taraf oldu. Kaleci hatası sonrası gelen gol ile 2-0 olunca Ankaragücü iyi bir reaksiyon verdi ve hemen golü de buldu fakat VAR incelemesi ile ofsayt kararı çıktı. Bu gol yapabiliriz düşüncesini verdi Ankaragücü'lü oyunculara ve ilk yarı bitene kadar baskıları devam etti. Buldukları bir gol daha ofsayt nedeniyle iptal olunca ufak çaplı bir kırılma yaşadılar. Devre arasında JJ takımı biraz daha daraltınca ikinci yarı Ankaragücü hiç pozisyona giremedi. İkinci yarı ne zaman 3ü atıcaz, biraz hareketlensek 3-4 olacak beklentisiyle geçirdik.

    Momentum haritası ve istatistikler maç için bize ne anlatıyor ona bakalım. 

    Momentum haritasını incelediğimizde zaten gol ile başladığımızı ve yaklaşık ilk 15dk oyunun bizde olduğunu görüyoruz. Ancak daha sonrasında ilk yarının sonlarına uzatma dakikalarına kadar Ankaragücü'nün oyunu yönlendirdiğini görüyoruz. İkinci yarı genel olarak daha dengeli gözükse de ufak ufak Ankaragücü ataklarını ve son 10dk yine topun Ankaragücünün kontrolünde oluğunu anlıyoruz. 

    İstatistiklere geldiğimizde Ankaragücünün %54-46 üstünlüğü var topa sahip olmada ki momentum haritasına bakarak daha yüksek bekliyordum. Ankaragücünün 4ü ceza sahası içinden olmak ve 8 şut çektiğini bu 8 şutun 1inin kaleye isabetli olduğunu görüyoruz. 5 şutu ise savunmamız bloklamış. Fenerbahçe ise 7si ceza sahası içinden olmak üzere 10 şut çekmiş ve bu şutların 5 tanesi isabetli olmuş (3ü gol). 1 topu ise rakip defans tarafından bloklanmış. Sofascore verilerine göre Fenerbahçe 2sini değerlendirdiği 4 büyük şans yakalarken Ankaragücüne hiç büyük şans tanımamış. Pas sayıları 467-401 Ankaragücü lehine iken iki takım da %81 pas isabeti ile oynamış. İki takım da uzun pas atmaktan çekinmemiş ve Ankaragücü 30/56 (%54), Fenerbahçe ise 26/57 (%46) başarılı olmuş. Driblinglere baktığımızda normalde burası Fenerbahçe'nin üstün olduğu alan olsa da bu maç Ankaragücü daha başarılı olmuş. Ankaragücü 7/10, Fenerbahçe 3/10 başarı sağlamış. İkili mücadeler 49-46, hava topları 13-6 Fenerbahçe lehine. Savunma verilerinde de Fenerbahçe'nin tüm alanlarda üstünlüğü göze çarpıyor ki bu da topun Fenerbahçe ceza sahasına yakın oynandığını gösterir. Tackle, interceptions ve clearences alanlarında sırayla 21-19, 10-7, 20-7 Fenerbahçe'nin üstünlüğü var.

    Fenerbahçe ilk pozisyonda golü buldu diyebiliriz. Lincoln'e yapılan faulü kendisi kullandı. Serdar Aziz'in vuruşu rakibe çarpıp 6 pas içinde Bats ile Gökhan Akkan arasına düştü, hızlı davranan isim Bats oldu ve ayağını uzatıp topa vurdu ve golü kaydetti. Bats'ın maç/gol oranı bu şekilde çok güzel gidiyor. Hem taraftar gözünde hem de oyuncu morali açısından kredisi yükseliyor. Pozisyonda zaten ofsayt yok, taban itirazına da şöyle katılmıyorum Bats topa tabanıyla vurduğunda kaleci elini sonuna kadar uzatıp topa müdahale edemiyor, yani zaten vücut olarak bir tehlike yok, el olarak da yakın olsa da topa değme Bats'dan önce değil veya Bats'ın ayağı nedeniyle tereddüt yok. İkisi aynı anda hamle yapıyor, Bats daha önce vuruyor. Dakika 23'te İCK-Emre Kılınç hava topu mücadelesinde İCK'ya sarı kart verilebilirdi. Dirseğini açmadığı için kırmızı olmaz. Hakem faul vermediği için VAR sarı karta müdehale edemediği için bu konudaki itirazlar da saçma. Dakika 25, Ankaragücü Malcuit ile çıkmaya çalışırken attığı pasta araya Lincoln girdi ve tekte önündeki Valencia'ya oynadı. Valencia topla beraber döndü hızlıca boşta koşu atan İCK'ya oynadı. İCK topu kontrol edip ceza sahasının dışından vurdu kaleci Gökhan Akkan'on büyük hatasıyla top ağlarla buluştu. Gökhan topu eline beklerken top son anda falso alıp dönüyor ve ayağına çarpıp bacak arasından ağlarla buluşuyor. Dakika 26da Ankaragücü golü buldu. VAR incelemesiyle ofsayt olduğu ortaya çıkınca hepimiz rahat bir nefes aldık ancak bu gol nasıl oldu? Stoper sağ beke, sağ bek ortada Taylan'a oynadı. Taylan'a gelen topu kesmek için önüne atılan Lincoln topu kesemeyince Taylan döndü ve önünde bomboş bir alan belirdi. Burada ek olarak bilinçli bir risk var. Sağ beke hem Valencia hem de sol kanat beki Ferdi bastı ama geç kalınca pas çıktı. Ferdi önde olunca onun adamı Beridze boşta kaldı. Beridzeye kapatmaya kim koştu Attila. Ama Attila koşarken kaydı ve düştü. Böyle olunca hem stoperden 1 eksildik, hem bek önde kaldı, Beridze önünde bomboş bir koridor buldu. Topu süren oyuncu içeri çevirip Ali Sowe'u gördü, Ali Sowe da golü attı ancak VAR incelemesinde Taylan'ın Beridze'ye attığı pasta Beridze'nin ofsayt olduğu ortaya çıktı. Taylan pası bir tık geç verdi bence. Fenerbahçe'nin attığı gollerde ya tek pas ya da 2 pas oluyor bu da oyun hızı anlamında ne kadar katkı sağlıyor böyle anlarda görüyoruz. Attila yokken Gustavo-Serdar ve Osayi 3lüsünün ofsayt çizgisini bu kadar iyi uygulamasına da şapka çıkartıyorum. 34.dakikada Ankaragücü bir kez daha gol buldu ancak bu kez yardımcı hakem ofsayt bayrağını kaldırmıştı, VAR da onu onayladı. Ancak gole gelmeden önce hakemlerin bu durumlarda pozisyon bitince bayrak kaldırmasını doğru buluyorum. Pozisyon gözle görülür ofsayt ama arada metre yok sonuçta. Fenerbahçeli oyuncular hakemin bayrağını görünce koşmadılar, orta hakem ise haklı olarak devam ettirdi. VAR pozisyona ofsayt değil deseydi ne olacaktı? Fenerbahçeli oyuncuların koşmayı bırakmasına çok sinirlendim. Gelelim gole. Tolga Ciğerci sağ bek Malcuit'ten aldığı pası hemen savunma arkasına koşu atan Sowe'a oynadı. Sowe ve Jesse Fenerbahçeli oyuncuların bayrağı görüp bırakmasının etkisiyle 2ye 0 gittiler. Sowe pası Jesse'ye verdi ve Jesse de topu ağlara gönderdi. Tolga Ciğercinin pas attığı anı durdurduğumda savunma çizgimiz şu şekildeydi. Attila rakip ceza sahasında Beridze'nin yanında. Osayi-Serdar-Gustavo tek çizgi halinde hepsinin ayağı santra çizgisine basıyor. Bu oldukça başarılı bir savunma çizgisi ki Fenerbahçe bu yıl savunma arkası koşularında bu çizgi konusunda oldukça başarılı. Tek sorun olası bir ihlalde koşabilecek hızlı bir stoper eksiğimiz çok net. Dakika 38'de Emre Kılınç çalımlarla girdi, içeri sert çevirdi Lincoln'e çarpan top kaleye yöneldi neyse ki Altay güzel bir refleksle kurtardı. Bu kurtarış Altay'ın kalitesini gösteren bir andı. Çok ama çok zor bir pozisyonda ters ayakta kalmışken, ters tarafa doğru adımlıyorken bu kurtarış kumaş gösterir. Bu pozisyon gol olsa maç çok farklı bir yere gidebilirdi. Dakika 49da İCK'nın Tolga'ya müdahalesi ile ilgili de sarı kart kırmızı kart gibi konuşmalar gördüm. Pozisyona bakalım. Topu defans oyuncuları şişiriyor, İCKnın gözü topta ve ayağını uzatıp topu kontrol ediyor. İCK'nın gözü topta sırtı Tolga'ya dönük. Tolga da aynı şekilde gözü topta İCK'yı görmüyor ve topa hamle yapıyor. Topa dokunan İCK ve ucundan filan değil net kontrol var. Ayağının üstüyle kontrol ediyor. Tolga da hamle yaptığı için İrfan'ın tabanı Tolga'nın bacağına geliyor. Burada hakem bir faul varsa tehlikeli hareket olarak İrfan'a sarı kart verebilir. Ancak kesinlikle kırmızı kartlık bir pozisyon yok. En son bu tartışmalarla ortam alevlendirildiğinde bir sonraki maçta dakika 22de 10 kişi kalmıştık bakalım Başakşehir maçında da aynısı mı olacak. Dakika 53'te bu sefer Beridze savunma arkasına kaçtı. Yanında Ferdi koştu, önüne de geçti topa da vurdu ama istediği gibi olmadı, topu tekrar Beridze aldı ve Altay ile karşı karşıya kaldı. Altay bu kez yatmadı, ayakta bekledi, açı daralmıştı zaten. İkinci hamlede topa müdahale yaptı ve topu aldı. Altay yerdeyken Allah'ım sana bin şükür dediğine eminim ama kanıtlayamam. İki maç arka arkaya benzer pozisyonda penaltı yaptıktan sonra bu sefer doğru pozisyon alması beni oldukça memnun etti. Bence bu pozisyon Ankaragücü için maçın nihai kırılma anı oldu. Bu pozisyon sonrası Ankaragücü'nün etkinliği son buldu. Dakika 54'te kullanılan köşe vuruşunda tv başındaki rakip takım taraftarları Osayi'nin müdehalesinin penaltı olduğunu iddia etti. Bundan daha azına aleyhimize çok penaltı çalındı yıllarca o yüzden çalınsa itiraz etmezdim. Burada tahminim hakem yorumu Osayi'nin eli rakiple temas için orada, ancak rakibe bir sarj yok. Rakip topa vurması yüksek ihtimalken topu ıskalayınca top oraya sekti, kol pozisyon doğası içinde doğal konumda. Ancak dediğim gibi penaltı çalınsa söverdim ama katlanırdım da.  Dakika 65te Fenerbahçe Valencia ile gole çok yaklaştı. Ankaragücü atağında ceza sahasına gönderilen topu defansımız uzaklaştırdı. Boşta kalan topu bizim yarı sahamızın ortasında alan İCK topu çok iyi bir şekilde süzdü. Rakip yarı sahanın orta saha yuvarlığını geçer geçmez koşu atan Valencia'nın koşu yoluna harika bıraktı. Kaleci ile karşı karşıya çok net bir açıda kalan Valencia normalde kaleciyi çalımlayıp golü yapmalıydı ama o açısı da temiz olunca vurmayı tercih etti ve kaleci Gökhan gole izin vermedi. Maçın en net pozisyonu buydu sanırım tüm maç genelinde. İrfan koşu atarken Bats'ın düz koşup Valencia'nın soldan sağa çapraz koşusu da gayet iyiydi. Valencia yorgunluk ve özgüveninin kurbanı oldu bence. Dakika 69'da Fenerbahçe'nin %100lük penaltısı verilmedi. Topu kapıp hücuma çıkan Ferdi rakip ceza sahasına kadar girdi, rakibini karşısına alıp topu rakipten kurtardı ancak rakip ayaklarını Ferdi'nin hareketlendiği alanda tuttu ve Ferdi bu müdahale sonucu yerde kaldı. Tartışmasız %100 penaltı bu pozisyon. Tahminimce hem 2-0 önde olmamız hem de geçen hafta yapılan algılar nedeniyle hakem penaltıyı çalmak istemedi. VAR neden uyarmadı, VAR ile arasında ne konuşma geçti çok merak ediyorum. Ya VAR müdahaleyi söylemedi ki bu büyük skandaldır ya da hakem müdahaleyi gördüm ama faul yok demiştir bu da skandaldır. Hangi tarafın bu skandal karara imza attığını bilmemiz lazım bence. Bu yıl VAR hakemleri ile orta hakemler ayrıldığı için bu tarz skandal kararları kimin verdiğini bilmek önemli. Dakika 74'te orta sahada topu kapan isim Crespo oldu. Rakip ceza sahasına kadar topu süren Portekizli güzel bir koşu atan Pedro'yu gördü, ancak Pedro kötü vurdu ve topu üstten auta gönderdi. Dakika 90+1de skoru belirleyen golümüz geldi. Oyunun son anlarında pas yaparak tempoyu düşüren Fenerbahçemizde Ferdi-Crespo ikilisi verkaçlarla kendi sahamızın son metrelerinden rakip ceza sahasına kadar geldiler. Crespo çizgiye doğru bindiren Ferdi'ye oynadı, Ferdi içerdeki Pedro'ya kesmek istedi ancak Ankaragücü'lü oyuncuya çarpan top arkaya sekti. Pozisyonu takip eden Rossi'nin dokunuşu maç skorunu tayin etti ve Fenerbahçemiz 3-0 galip ayrıldı.

    Fenerbahçemiz bu maçın ardından son 15 günde yaptığı 5. maçından 4 galibiyet 1 beraberlik (BJK) ile ayrıldı. Ligde 10 hafta geride kalırken takımımız 9 maç 6 galibiyet 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet ile 20 puanda maç eksiği ve averaj fazlasıyla 2. sırada. Fenerbahçemiz bu sezon ligde 28 gol atarken 10 golü kalesinde gördü. Fenerbahçemiz bu maçın ardından 22/10/2022'deki Başakşehir maçına kadar Dünya Kupasına kadar olan süreçte ilk ve son boş hafta içini geçirecek. Başakşehir maçının ardından sırasıyla Rennes, İstabulspor (D), Dynamo Kyiv (D), Sivasspor ve Giresunspor maçlarını yapacak takımımız Kyiv maçı için Polonya gitmesi hariç hiç İstanbul dışına çıkmayacak. Bu yoğun maç takvimi içinde minimum yolculuk yapılacak olması bizim için büyük bir avantaj. Umarım bu maç takviminden oldukça başarılı bir şekilde çıkabiliriz.