TSL-W04-Konyaspor 1-0 Fenerbahçe

 Herkese merhaba,

    Fenerbahçe Türkiye Süper Liginin 4.haftasında Konyaspor deplasmanına konuk oldu. Konyaspor'un sahasının bakımda olması nedeniyle mücadele Eskişehir'de oynandı. Konyaspor bu maça ligin gol yemeyen 2 takımından biri, Fenerbahçe ise ligin en çok gol atan takımı olarak çıktı. Maç sonunda serisini sürdüren ekip Konyaspor oldu. Bu maçta Fenerbahçe istediği oyunu sahaya koyamadı ve sahadan mağlup ayrıldı. Umarım bu hayırlı bir yenilgi olur. 

    Fenerbahçe maça yine 3lü defans ile çıktı. Fenerbahçe'nin 11'i kalede Altay, sağ bek Ferdi, stoperler Lemos-Attila-Peres, solda Lincoln, orta saha Arao-Zajc, hücum 3lüsü ise Emre Mor-Rossi ve Valencia oldu. Ancak bu diziliş ve yerleşim uzun sürmedi maalesef. Dakika 22de Enner Valencia, Adil ile girdiği dalaşın sonucunda hakem Arda Kardeşler (Etik olarak bu ligde maç yönetmemesi gerekiyor) tarafından başından sonuna görmediği bir pozisyonda doğrudan kırmızı kart ile oyun dışı kaldı (hafta içi MHK kararında Valencia'ya 1 maç ceza verildi, bu da kararın yanlış olduğunun kabulünü gösterir) Kırmızı kart sonrasında VAR incelemesi beklenirken Jesus oyuncuları yanına çağırdı ve ne yapacaklarını anlattı. Su molasına kadar Fenerbahçe 5-4-0 şeklinde sahaya yayıldı ve su molası ile beraber dk 31de Serdar Dursun-Lemos değişikliği oldu ve Fenerbahçe 4-4-1 şeklinde (lincoln sol bek) maça devam etti. İkinci yarıya başlarken Jorge Jesus oyuna yine müdahale etti ve Lincoln ile Emre Mor çıkarken yerlerine Osayi ve İCK girdi (Ferdi sol beke geçti). Dk 71de ise son değişiklikler geldi. Rossi ve Zajc oyundan çıkarken yerlerine Pedro ve MHY oyuna dahil oldu.

    Maçın en tehlikeli atağı dk 50de Konyaspor'dan geldi. Sağ kanattan yapılan ortaya arka direkte Robert Muric vurdu ancak Altay kurtardı. Dk54de Serdar Dursun bence maçın en iyilerinden Calvo'yu üstüne çekip orta saha çizgisinden attığı pas ile Osayi'yi savunma arkasına kaçırdı. Osayi Adil'i geçebilse çok tehlikeli bir pozisyon olacaktı ama Adil indirdi, ikinci sarı kart ve kırmızı kart ile oyun dışı kaldı. Maç 10a 10a dönünce oyunun kontrolü ilk kez Fenerbahçe'ye geçti. 10 dk boyunca pozisyonlar üretmeye başladı Fenerbahçe. Baskılı oyun başlamışken yine sağ kanattan gelen bir atakta Bytyqi'nin ortasında Peres'in zamanlama ve pozisyon hatasında Muhammet Demir bomboş pozisyonda kafayı vurdu ve Konyaspor'u öne geçirdi. Top Altay'dan çok uzağa gitmemişti açıkçası ve bu maç sonrası Altay'a yapılan eleştirilerin dozunu arttırdı. Maçın kalan kısmında Fenerbahçe 1-2 yan top denemesinden sonuç alamadı. Konyaspor kontraya döndü ama maçın kontrolünü bırakmadı. Uzatmalarda oyuna giren  Uche Ikpeazu'ya da değinmem lazım. O nasıl bir fizik gücüdür öyle. Allahtan koşamıyor, çok yavaş yoksa Allah tüm takımlara kolaylık versin demek lazımdı. 

    Açıkçası maçı 4 bölüme ayırmak lazım. 

1) Valencia atılana kadar ki 22 dk --> Maça Konyaspor etkili başladı ve oyunu istedikleri gibi oynadılar. Fenerbahçe ofsayt taktiği ile onları engelledi ama bir çok girişimde bulundular. Valencia atılmasa Jesus neleri değiştirirdi merak ediyorum açıkçası.

2) 22-54 arası (Adil atılana kadar ki kısım) --> Bu bölümde yine oyunun hakimi Konyaspor'du aslında. Jesus Serdar Dursun'u alsa da, Serdar Dursun top tutabilen bir santrafor olmadığı için (takımdaki tek santrafor) Jesus'un istediği plan sahaya yansımadı bence. Bu nedenle de ikinci yarıda İCKyı oyuna aldı - Takım ayağında top tutsun diye. Ancak bence yine bu hamle de başarısız bir hamle idi. İCK belki hazır değildi, belki de Konya'nın sertliğinde ve kompaktlığında istediği gibi oynayamadı bilmiyorum ama etkisizdi. 

3) 54-66 arası (Adil'in kırmızı ile Gol arasındaki bölüm) --> Fenerbahçe'nin oyunu dikte ettiği bölüm. Bu bölümde Fenerbahçe topa hakim oldu, pozisyonlara girmeye başladı. Golü yemese büyük ihtimalle golü bulacaktı.

4) 66 sonrası (1-0 oyunu) --> Konyaspor oyunu biraz daha geri taşıyarak oyunu kitledi ve Fenerbahçe ne yazık ki oyunu açamadı.

    Bu maçta gözüme çarpan 2 olay oldu. Birincisi Konyaspor'un Fenerbahçe'yi savunma şekli. 3 stoperin topu almasına izin verip kalan 7 oyuncuyu 10 kişi ile savundular ve boşta bırakıp top olmalarına izin vermediler. Bu da Fenerbahçe'nin oyun kurulumunu tamamen bozdu. Valencia atılınca bu sayı 10a 6 oldu. Oyun kurulamayınca Arao veya Zajc geri gelip top almaya çalıştılar ama burada da önde 1 kişi daha eksik olunca iyice çıkmaza girdi oyun kurulumu.  

    İkinci göze çarpan konu Attila'nın liderliğinde kurgulanan ofsayt çizgisi. Bu maçta hata olmadı ama Jesus'un savunmanın defosunu bu şekilde kapatmaya çalışması beni biraz düşündürüyor açıkçası. 

    Fenerbahçe'nin oyunu için 3 stoper ile oynarken Arao'nun sağ stopere geçmesi gerektiğini düşünüyorum hala. Böylece Crespo-Zajc/İsmail/MHY o bölgede katkı sağlayabilir. Lincoln oyunu rakip kaleye yıkmadan sol kanat beki olarak bence hala zor. Alioski/Ferdi orada daha ideal. Rossi ve Emre Mor bu şekilde sert ve kompakt rakiplere karşı teoride mantıklı ama pratikte etkisiz kalıyorlar ne yazık ki. 

    Bu maç genelinde Fenerbahçe ilk dakikadan itibaren hücum pres yapmadı/yapamadı. Bu beni en çok endişelendiren konu oldu. Takım yorgun olduğu için diye umuyorum ve tekrarlanmamasını diliyorum. Çünkü Fenerbahçe Jesus ile birlikte alan paylaşımı oyunu oynuyor ve bunun olmazsa olmazı ön alan presi.

    Hakem kısmına değinecek olursak hep söylüyorum: Arda Kardeşler etik olarak bu ligde maç yönetemez. Kardeşi bu ligde futbolcu (Hatayspor As kaleci), kendisi dünyanın en dürüst insanı olsa bile etik olmayan bir durum bu. İkinci olarak gerçekten kötü bir maç yönetti. Valencia'nın kırmızısında tüm poziyona hakim olmadan o kartı vermesi yanlıştı. VAR monitöründe baştan sona izleyip karar vermeliydi ve bence iki oyuncuya da sarı kart daha adil bir karar olurdu. Kamera açısı son anda yüzünü pozisyona döndüğünü ve sadece Valencia'nın ayağını gördüğünü düşündürüyor ama o zaman da Adil'e verdiği sarı neye göre verildi. Maç 0-0 iken Serdar Dursun'a yapılan hareket bence çok net penaltı. Pozisyon öncesinde Osayi'nin bir oyuncuya müdehalesi var ama faul mü emin değilim, penaltı verip VARda o pozsiyonu da değerlendirip o şekilde karar verilmeliydi. Son olarak daha sonra maçta kaçırdığım, yayıncı kuruluşun da tekrarını vermediği ama TV 8,5'da bence Türkiye'nin gelmiş geçmiş en yetenekli hakemi Fırat Aydunus'un dikkatini çeken bir pozisyon var ve burada MHY'ye yapılan hareket net kırmızı kart. Sadece bu örnekler bile bu maçın hakem kadrosunun (orta-yardımcı-VAR hepsi beraber) ne kadar kötü bir maç yönetimi gösterdiğini anlatıyor.